Mazars Denge CEO/SUSTAINABILITY AMBASSADOR

Mazars’ın Dünya Toplantısında “Türkiye Nasıl Başarıyor?” Sorusu

Haberler - Dr. İzel Levi Coşkun - Ekim 21, 2011

Mazars Owner’s Managed Business / Paris 22 – 23 Eylül

Mazars’ın KOBİ’lerle ilgili bölümünün (OMB – Owner’s Managed Business) Paris’te 22 – 23 Eylül’de gerçekleşen dünya toplantısına katılan Türkiye ortaklığı Mazars Denge’nin CEO’su İzel Levi Coşkun soru yağmuruna tutuldu. Coşkun’a, toplantı içinde özel bir bölüm ayrıldı ve Avrupa’dakİ kötü gidişe karşın, Türkiye’de işlerin neden iyi gittiğine ilişkin sorular soruldu. İzel Levi Coşkun, “Toplantı esnasında bütün katılımcılara 2-3 dakikalık bir soru cevap ile kısa bi¬rer tanıtıcı film çekimi yaptılar. Türkiye ile ilgili de aynı uygulamayı yaptıktan sonra ayrıca Türkiye konusunda 30 dakikalık özel bir mülakat yapıp bunu da filme çektiler. Çünkü şu anda bütün partnerlar Türkiye ekonomisindeki gelişmeleri yakından izliyorlar ve takdirle karşılıyorlar. Türkiye’nin şu an için dünyada yatırım yapmak için en uygun ülkelerden biri olduğunu düşünüyorlar” dedi.

Coşkun, kendisine yöneltilen soruları ve verdiği yanıtları DÜNYA için kaleme aldı:

Türkiye’deki ekonomik gelişmeleri nasıl yorumluyorsunuz? Avrupa’daki durgunluk ve kriz ortamı ile Türkiye’ye karşılaştırabilir misiniz?
Türkiye’de 2011 yılı itibarı ile ciddi bir büyüme söz konusu. Çin’den sonra büyüme konusunda en iyi giden ülkeyiz. Bu da tabi yatırımcıların ülkemize daha olumlu olarak yaklaşmaları sonucunu doğuruyor. Türkiye’nin özellikle son zamanlarda bir marka olmaya çalıştığını bu doğrultuda ticari ilişkilerini tüm dünya ülkeleri ile geliştirmekte olduğunu düşünüyorum. Öte yandan Türkiye’de son yıllardaki istikrarlı gidişatın ve tüketimde genç nüfusun etkin olduğu geniş bir pazarın yer almasının yine yabancı yatırımcıları çektiği inancındayım. 2012 yılında yürürlüğe girecek Türk Ticaret Kanunu’nun da sadece yabancı yatırımcılar açısından değil Türkiye’deki tüm şirketler için de daha uygun koşullar sağlayacağını ve bu sayede şirketlerimizin uluslar arası rekabette daha eşit şartlara sahip olabileceklerine inanıyorum. Avrupa’nın Türkiye’ye ihtiyacı var. Bu ihtiyaç sadece ticari ve işgücü konuları ile sınırlı değil. Türkiye’nin de Avrupa’ya ihtiyacı var. Ben burada ille de Avrupa Topluluğu’na girilmesinden bahsetmiyorum. Ama üyeliğe giden yolculukta yapılan reformların faydalarını her alanda görüyoruz.

Sizce ekonomik büyüme Türkiye’de daha ne kadar devam edecek?
Sadece ekonomide değil her alanda geliştirdiğimiz politikalar sürdürülebilirlik ilkelerine uyduğu takdirde büyümemiz ya da gelişmemiz devam edecektir. Buradan kastim geliştirilen politikalar ve uzun vadeli hedefler kurumsal yönetişim, çevre ve sosyal haklar çerçeveleri içinde ele alındığı sürece gelişim sürdürülebilir olacaktır. Örnek vermek gerekirse ekonomik basarılar ne kadar büyük olurlarsa olsunlar eğer ülkemizde insan haklan konusunda sorunlar yaşarsak ekonomik başarılar da uzun vadede gölgelenecektir. Ya da Japonya depreminden sonra tüm ülkelerde nükleer konusuna şüpheyle yaklaşılırken ülkemiz gibi deprem bölgesinde nükleer santrallere kapılanınızı açmak sürdürülebilirlik açısından değerlendirilmesi gereken konulardan…

Şu anda Türkiye’de gözde olan sek¬törler sizce nelerdir?
Şu ara hala gayrimenkul sektörünün epeyce hareketli olduğunu düşünüyorum. Enerji sektöründe de ciddi yatırımlar mevcut. Sanayi bakanlığının katma değeri daha yüksek olan üretimleri desteklemek yönünde çalışmaları olduğunu duyuyoruz. Genel eğilim ve politikalar bu yönde geliştirilirse uzun vadede teknoloji konusunda dünyada hatırı sayılır bir konuma gelebileceğimiz inancındayım. Bunların yanı sıra birleşme ve devralmaların 2010’un son çeyreği ile 2011 yılı içinde artması ile bir takım fonların ve risk sermayesi şirketlerinin de sayılarının arttığını gözlemliyorum.

Türkiye’deki girişimcilik potansiyeli hakkında ne düşünüyorsunuz?
Türkiye’de bence çok büyük bir girişimci potansiyeli var. Ancak bu potansiyel organize değil. Girişimciler ne yapacaklarını bilmiyorlar. Nasıl şirket kurulur, nerelerden kaynak temin edilir, bir şirket nasıl yönetilir bunları pek bilmiyorlar. Son yıllarda benim de girişimcilik dersi verdiğim ve TÜGİAD Marmara Üniversitesi ortak projesi olan ve Endeavor Demeği’nin da katkıda bulunduğu girişimcilik dersleri gibi örnekler hızla artıyor. Dolayısı ile akademik dünya ile iş dünyası da yakınlaştı. Devletin de girişimcilere ciddi imkanlar sağlamaya başlaması çok önemli. Bütün bunların girişimcilere büyük faydası var. İlerleyen yıllarda girişimcilerimizin tüm dünyada adlarını daha fazla duyuracaklarını düşünüyorum.

VVallaert: Türkiye ; kıskançlıkla izleniyor
Mazars’ın üst düzey yetkililerinden Türkiye ve Ortadoğu Bölgesinden sorumlu Loic Wallaert de Türkiye’nin nasıl göründüğüne ilişkin kısa bir değerlendirme yaptı. Wallaert’in değerlendirmesi şöyle: “Türkiye’nin, malı krizin etkisindeki AB ülkelerinde kıskançlıkla izlendiğini söyleyebilirim. Türkiye’deki olumlu gelişmelere gıpta ederek bakıyoruz. Ülke olarak büyük bir iç pazar. Türkiye, bazı komşu ülkelere kolay ulaşım sağlamasının yanında genç ve hızlı büyüyen bir pazar olarak görülüyor. Çalışan kalitesi iyi. Uzun bir girişimci geçmişi miras olarak taşıyan girişimci ruhu ile birlikte yönetim ve personel kalitesi, dünyanın bu bölümünde Türkiye’yi benzersiz kılıyor ve Türkiye’nin güçlü bir bölgesel rol oynamasını sağlıyor. Yatırımcılar kaliteli ve iyi eğitimli ekiplerin yanı sıra iyi bir altyapıdan yararlanıyor. Türkiye, küresel sistemin tökezlediği bir donemde yapısını güçlendirmek için büyük bir potansiyele sahip. Yeni Ticaret Kanunu etkili değişiklikler getiriyor. Bu sadece yerel şirketler için değil, yabancı yatırımcılar icin de çok faydalı olacak.”

İzel Levi Coşkun

Email: icoskun@mazarsdenge.com.tr
Website: www.mazarsdenge.com.tr

* Bu makale Dünya Gazete’sinde yayınlanmıştır.

Bu yazıyı paylaş

Yorum yok

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Instagram

No images found!
Try some other hashtag or username